TOKAT SANDIĞI

Cevizden oyulmuş ince nakışlı
Dokunacak ele ceylan bakışlı
Kâh zambak kâh lale sümbül kokuşlu
Kapağı kilimli Tokat Sandığı.

İçine ne koysan alamam demez
Düşünde hayale dalamam demez
Şirin’in yerinde olamam demez
Taşlara gül işler sakat sandığı.

Kayık olur yüzer bıraksan çaya
Dudağı çatlasa dokunmaz suya
Boğaçhan yapılı Hüseyin Kaya
Yediği yumruktu tokat sandığı.

Kim sözü tartarak yerine koyar
Dost dostun derdini derdinden sayar
Kim kimi cilalar kim kimi boyar
Her sözle açılmaz sükût sandığı.

Gönül kuşu av kestirir gözüne
Bulutları sağar durur yüzüne
Cırnak geçer kulağının tözüne
Uçurum’a düşer buket sandığı.

Gizliden gizliye hayaller kuran
Türlü hesap yapıp kafayı yoran
Besmeleyle açıp kapağı gören
İçinde bir sofra maket sandığı.

Öncekiler delip gitmiş kasayı
Doldur diye boş verdiler keseyi
Artık yolda boşaltırız keseyi
Kemirip dururken paket sandığı.

Pancarın ne güzel beziği olur
Yolcunun yoldaşın azığı olur
Dostun dosta gizli kazığı olur
Taşır döş cebinde ceket sandığı.

Atmaca dilinde sözü yetirir
Söz verenler sözü yere yetirir
Yorulunca üzerine oturur
Bundan âlâ olmaz makat sandığı.


Yorumlar - Yorum Yaz