Çocukluk yıllarımın vazgeçilmez nimeti
Rahmetli babamın ilk aldığı gün aklımda
Koynumda uyumuştum, o kara Cızlavet’i
Sabaha dek yanımda kaldığı gün aklımda
Nasıl parlak dururdu, sakınırdım taşlardan
Habersizdim geçimden, eğilen o başlardan
Uçuyordum rüzgârda, farkım yoktu kuşlardan
Mutluluğun kapımı çaldığı gün aklımda
Kışın soğuk kuyusu, yazın terletir yakar
Çıkarsan ayağında, sanki sümbülsü kokar
Günler mi, Cıslavet mi boynumu yana yıkar?
Düşündükçe gözlerim, dolduğu gün aklımda
Hele sudan çık da gör, bülbül gibi öterdi
Yırtılınca yenisi, gözümüzde tüterdi
Ayağıma giysem gün çıkarmadan biterdi
En güzel zamanların olduğu gün aklımda
Atılmazdı tez elden, yırtılmadan yarısı
Çorabına nakıştı, çıkmayan o karası
Öyle ucuz değildi, nohut yolan birisi
Almak için kaç tam gün, yolduğu gün aklımda
Bir numara büyüktü, dar gelince atılmaz
Özel getirilirdi, her bakkalda satılmaz
Dünyayı ver koynuma, o huzurla yatılmaz
Büyürken hayallerle, solduğu gün aklımda
Çorabın topuğu yok, bileğimi vururdu
Ayağından çıkmadan, nazlanmazdı kururdu
Babam yan yan bakarken, ne de kıvrak dururdu
Acer diye yumuşa, saldığı gün aklımda
Mayısı tepelersen, çamurla silinirdi
Çarıklı zamanların, buluşu bilinirdi
Arkasından yırtılır, burundan delinirdi
Nice anılarımla öldüğü gün aklımda
Yılan derisi olsun, ayakkabılık dolsun
Hepsine beş çekerdi, Yaratan’a hamdolsun
Kalender saklar köyde, ilerde anı kalsın
Güneşle yüzümüze, güldüğü gün aklımda