-“Vay Hasso kurban, seni bana Allah könderdi.”
-“Ula sen de kimsin kıro?”
-“Yav Hasso ben, Vekil Maho tanımadın mı oğlim?”
-“Vallah tanımamışım.”
-“Ula iyi bak, kör misen? Ben Maho, vekil Maho!”
-“Yoh! Vallah tanımamışım. Hem bizim Maho deyi bir vekilimiz yoktur. Bizim vekiller Şemo, Ayşo, Mıro, Hüsso ve Şıh Müslüm’dür.”
-“Yav eskiden. Hani geçen dönem ben vekildim. Sen benim seçmenimdin. Hani arkamdan meydan meydan koşturidin. Hani benim posterleri direklere asarken seni ceyran çarpmişti.”
-“He biraz hatırlar gibi oldim.”
-“Yavv senin kafana taş mı düşti oğlim, kaffayı mı yedin? E hadi hatırla artık.”
-“Vallah hatırlamıyam.”
-“Hani benim konvoy öteki partinin vekil adayının konvoyu ile karşılaşmıştı. Millet birbirine girmişti. Sen herifin gözüni morartmiştin.”
-“He gurban öyle bi şey olmuşti ve ben içerde yatmiştim. İşimden kovilmiştim. Onu diyisen degil?”
-“He yavv, hele şükir accik kaffan çalışi? Ben de bunadın sandıydım kıro.”
-”Yavv vallah sonrasını hatırlamim.”
-“Yavv hani sen meclise gelmiştin. Ben toplantıdaydım görüşemediydik. Sen yolsuz kalmiştin, seni benim şöför memlekete göndermişti.”
-“Vallah gardaş meclise gelmişdim de sonrasını pek hatırlamıyam.”
-“Yav dellendi mi oğlim nasıl hatırlamısan? Ula senin bilet peren yoktu da bizim otobisçi Reşo seni yataklıkta götürdi, yolda cendermeler seni yakaladı, kimliksiz olduğundan yine içeri atacakti. Nasıl hatırlamısan dürzi?”
-“Yav sen belamısan başığam, hatırlamıyam deyim ya, ula hırpo ne zorlisan?”
-“Ula oğlim sen şimdi beni tanimisan mı?”
-“He ula tanımiyam. Hem tanisam ne olacak?”
-“Yav hele şu erebeye bir el at. Pozuldi meret. De hadi şuni sanayiye bir götürah.”
-“Niye ula, peşinde koştiran yalakalarıan ne oldi? Bizi yanına yaklaştırmayan izlombot kibim herifler nereye kaçti? Peşinde pervane olan garılar kerhanaya mı girdi?”
-“Ula hırpo hani tanimiidin?”
-“Ula seni tanimim, tanımak da istemim. Sen vekildin ben asildim. Sene oy verdigim de dogridir. Kafama edim. Aha bu elim kırılaydı da sene oy vermiyeydim! Senin yüzünden direğe çikarken ceryan çarpti on beş gün hestenede yatmışam bir gün kapımı çalmamışsan. Senin yüzünden kavka etmişem, içeri düşmüşem, işimden olmuşam. Bir gün halın nicedir dememişsen. Üstelik adam diye kalkıp yanına
gelmişem. Mecliste olduğun halde sekreterin olacak fışkıya “Yok.” dedirtmişsen. Sonra görmüşem içerdesen. “Ula yolsuz kalmışam, bari beni memlekete gönder.” demişem, sen beni şöförün olacak hırboya teslim edip otobisçi Reşo’ya kurbanlık davvar gibi teslim ettirmişsen. O da beni peresi yoktir diye bagaja atmiştir. Yolda cendermeler beni bagajda yakalayıp, kimliğim de yoktur deyi içeri atmaya kalkıncı telefon ettirmişem ki kimliğim mecliste kalmiştir, bene yardimci ol, diye. Sen kumandana “Tanimim.” demişsin. Yediğim zılgıtın biri bin pere olmiştir. Vallah gıçımı zor kurtarmışam nezeretten. Ula senin yüzünden hayatım kararmiştir, sen orali olmamışsan. Şimdi vekilikten düşinci gelip erebeni ittirmeye kalkisan. Maymun gözini açti. De …… git başimdan! Elimi beleye koyma.”
-“Ula Hasso biz seninle kan kardeş gibiyimdik. Dellenme oğlim de hadi bir el at şu erebeye de gidah. Hem maymun gözini açınci erebeyi itemiye mi?”
-“İtemiyi ula dürzi itemiyi.”
-“İtmisen itmisen ne bağırisen sokak ortasında. Bizim de bir itibarimiz var.”
-“Ula senin itibarini dedirtme yüzsüz rezil.”
-“Bak oğlum temem haklisan. O bi sor bakam niye böyle oldi.”“Niye?”
-“Sen hestenede yattığında toktor, hemşire bi tamam sana bakmadi mi?”
-“Bakti.”
-“Kimin sayasında?”
-“Kimin?”
-“Ben vekilin Maho sayasında tabii ki.”
-“Allah Allah”
-“Sen kavkadan içeri düştün. Seni içerde döğen oldu mi? Aç kaldin mi, açık kaldin mi? E sana açıktan sahip çıkıp “vekil adam dövdirdi.” dedirtecek kadar aptal mıyım?”
-“Yoh olmadi.”
-“E oglim kimin sayasında?”
-“Kimin?”
-“Tabi ki ben vekilin Maho sayasında.”
-“Yok yavv.”
-“Tabii ne belledin ya. Meclise geldiğinde şırfıntı sekreter kız seni kapıdan çevirince ben kapiyi açıp kendimi sana göstertmedim mi? Seni o halda bıraktim mi? Yolsuz kaldim deyince seni şoförümle terminale gönderip rica minnet Reşo’ya emenet etmedim mi?”
-“Ula ettin de ne oldi? Bagajda gettim deyirem kitapsız. Bir de cendermeler cabasi...”
-“Ula cendermeler seni pırakmadı mı?”
-“Sen tanimim deyince adam acıdı. Zaten bu siyasetçiler biraz böyle olir.” dedi. Reşo da
kefil oluncu adam bene acidi bırakti.
-“Yav ben sene bir ders verdim anlamamış mısan?”
-“Ne dersi ula?”
-“Bir daha yola çıktığında tedarikli ol diye, ayakların üstüne sağlam bas diye. Kimseye güvenme diye.”
-“Sağ olasan anlamışam. Bu dünyada kimseye güvenmeyacaksan, hele vekile hiç güvenmeyacaksan. Anlamışam zati ondan seni tanımirem. De get yoluna, şimdi elime almayayım seni!”
-“Ula ben bir gün yine vekil olirim o zaman sen görürsün muhanat dürzi... Peşimden çok koşturirsen ama heç yüz vermem bilmiş ol.”
-“La get işen! Sankim vekil oluncu yaralı permeğime çok işedin? Sene rey verirsem elim
kırılsın.”
-Vıy….”