EVLİLİK PROGRAMI-I

MERAL KEFAL: Ben Meral Kefal, Evlenmek İstiyorum Programı’na hoş geldiniz. Açıkkara TV ekranlarından herkese merhaba. İlk programımızda stüdyodaki konuklarımızı tanıyacağız. Nasıl bir eş istediklerini öğreneceğiz. Mikrofonu elden ele dolaştıralım, lütfen. İzleyicilerimize bir uyarıda bulunmak istiyorum. Açıkkara, söylenmeyeni bilir, akıldan geçenleri okur. Konuklarımızın söylediklerini değil akıllarından geçenleri duyacaksınız. Sakın şaşırmayın!

AYÇA: Merhaba sevgili izleyiciler ben 23 yaşındayım. Buraya ajanstan geldim. Bölüm başı para alacağım. Hiçbir talibini beğenme dediler bana. Ama şöyle aklıma yatan birisi olursa evet diyeceğim. Eş adayında aradığım özellikler, bir defa cüzdanı dolu olsun. Evi, arabası mutlaka olsun. Aklı kıt olsun. Ben rahat yönetebileyim. Tipi, huyu, suyu çok önemli değil. İpler benim elimde olduktan sonra problem olmaz.

AYHAN: 40 yaşındayım, bekârım. Eş adayında aradığım tek özellik var nefes alsın yeter.

GÜLTEN: 29 yaşındayım. Benim derdim koca falan değil, ben ünlü olmak istiyorum. Kim çıkarsa çıksın karşıma, reddedeceğim. Kaçan kovalanıyor bu programlarda. Amacım, dizilerde, reklam filmlerinde oynamak.

İLKER: Ben 32 yaşındayım. Şimdiye kadar hiçbir işte dikiş tutturamadım. Son umudum zengin bir kadınla evlenip hayatımı kurtarmak. Üzerimdeki kıyafetleri bile borç harç aldım. Genç, yaşlı, dul fark etmez, parası olsun yeter.

YEŞİM: Ben aşk arıyorum, aşk. Aşk evliliği yapmak istiyorum. Şimdiye kadar aradığım aşkı bulamadım. Kim bilir belki burada bulurum. Aradığım özellikler, bana değer versin, beni çok ama çok sevsin, bana şiirler yazsın, küçük sürprizler yapsın. Her akşam eve elinde çiçekle gelsin. Bana kahvaltı hazırlasın. Ev işlerinde bana yardım etsin. Beraber sinemaya gidelim. Sahilde çekirdek çitleyelim. Başka bir şey istemiyorum.

SELİM: Merhabalar ben 27 yaşındayım. Ajanstan geldim. Bize burada geçirdiğimiz her gün için para ödüyorlar. Ne kadar uzun kalırsam o kadar iyi, anlayacağınız. Evlilik düşünmüyorum. Sevgilim var. Burada olduğumu biliyor. Sevgilimle de evlilik düşünmüyorum. Hayatımı yaşıyorum. 40 yaşına doğru belki evlilik düşünebilirim. Bu programda bir süre takılacağız. Zengin çocuğu rolündeyim. Villada oturuyormuşum, milyonluk bir arabam, lüks bir yatım vamış.

ALİYE: Yaşım 38’e geldi. Hala kısmetimi bulamadım. Annem her gün başımın etini yiyor. “Evde kaldın, senin yaşıtlarının çocukları askere gitti.” diyor. En sonunda annemin zoruyla buraya geldim. Hobilerim, uyumak, gündüzleri kadın programları, akşamları dizi izlemek. Eş adayında aradığım özelliklere gelince, annem “Gözünü aç, her hıyarım var diyene bir avuç tuz alıp koşma.” dedi. Ben pek bir şey anlamadım ama taliplerime buradan sesleniyorum, hıyarını getiren tuzunu da getirsin. Bizim evdeki tuza göz dikmesin.

ERDİNÇ: Üniversiteyi altı sene önce bitirdim. Öğretmenim. Yaşım oldu 28. Atanmaktan umudumu kestim. Evlensem evi geçindirecek bir gelirim yok. Akrabaların dedikodularından bıktım. Bayramda, seyranda bile arayıp sormayan akrabalar, atama sonuçları açıklanınca telefon ediyorlar, benim atanıp atanamadığımı soruyorlar. Memlekette çok bunaldım. İnternette gezerken programın başvuru formunu gördüm. Başvurdum. Kabul edilince kafam dağılsın diye geldim. İki, üç gündür buradayız. Bize iyi bakıyorlar. Otelde kalıyoruz. Yeme içme şirketten. Akşamları KPSS’ye hazırlanıyorum. Atanıncaya kadar burada kalabilirim. Eş adayında aradığım özelliklere gelince, onu atandıktan sonra düşüneceğim.

EMEL: Şimdiye kadar hep kocalarım sayesinde geçindim. 4 defa evlendim. 4’ü de yaşlıydı, evlendikten birkaç sene sonra öldüler. Bu sayede epey mal mülk edindim. Yine öyle bir kısmet çıkarsa hayır demem. Eş adayında aradığım özellikler, bir ayağı çukurda olsun, iki ayağı çukurda olursa veya ölüm döşeğinde olursa daha makbule geçer. Parası pulu olsun, yatları, katları olsun. Çoru çocuğu olmazsa harika olur. Çoru çocuğu olsa da önemli değil, ölmeden önce bütün mal varlığını üzerime geçirecek kadar yaşasın yeter. Şu yan taraftaki dede fena değil aslında ama onda ölecek göz yok.

MÜFİT: Ben Almanya’dan emekliyim hanım sizlere ömür. Çoru çocuğu everdik. 40’ından sonra azanı teneşir paklar demişler ama ben 40’ın üstüne bir 40 daha devirdim. 80’inden sonra teneşir de paklamaz ancak yeni bir evlilik paklar diye buraya geldim. Konuya, komşuya, eşe, dosta bir yıldır söylüyorum, beni everin diye. Bana bunak muamelesi yapıyorlar. Çok şükür sağlığım sıhhatim yerinde. Sizin televizyondaki Sağır Sultan Macunları’ndan yiyorum her gün. Her bir yerim sapasağlam. Dimdik ayaktayım. Bilmem anlatabildim mi? Eş adayında aradığım özellik derseniz, benimle evlenmeyi kabul etsin yeter. Ona bir miktar para, bir de daire verebilirim. Fakat televizyonda her gün dolandırıcılık haberleri görüyorum. Ölmeden zırnık koklatmam, ne çocuklara ne de kadınlara.

MERAL KEFAL: Evet sevgili seyirciler, konuklarımızı tanıdık. Programımızın reklamı bir haftadır ekranlarda. Bu reklamlarda konuklarımızı görüp onlara talip olanlar var. Şimdi Ayhan Bey’in bir talibi varmış.

AYHAN: Vuhhahaa!

MERAL KEFAL: Ayhan Bey buyurun size buraya alayım. Paravanı indirelim lütfen. Şimdi de Ayhan Bey’in talibi, Zehra Hanım geliyor. Alkışlarınızla.

ZEHRA: Merhaba.

MERAL KEFAL: Hoş geldiniz.

ZEHRA: Hoş bulduk.

MERAL KEFAL: Ayhan Bey’i ekranda görüp beğendiniz. Sizi Ayhan Bey’in neyi etkiledi?

ZEHRA: Neyini beğeneceğim ayol bu yarmanın. Ben sırf ekrana çıkmak için geldim.

MERAL KEFAL: Kendinizi biraz tanıtır mısınız? Burada 35 yaşındayım bekârım, hayatımın erkeğini arıyorum demişsiniz.

ZEHRA: 50 yaşındayım. Üç evlilik yaptım. Ev işlerinden anlamam. Öğlene kadar yan gelir yatarım. Koca parası yemeye bayılırım. Giyime, kuşamıma, makyaja, eğlenceye para harcamayı severim.

MERAL KEFAL: Ayhan Bey, Zehra Hanım’a sormak istediğiniz bir şey var mı?

AYHAN: Yok yok!

MERAL KEFAL: Ayhan Bey, lütfen paravanı sallamayın, heyecanlı olduğunuzu biliyorum. Birazdan açacağız paravanı. Zehra Hanım sizin sormak istediğiniz bir şey var mı?

ZEHRA: Benim de yok soracağım bir şey yok. Laf olsun diye sorayım ama. Nasılsınız Ayhan Bey?

AYHAN: Yanıyorum!!

MERAL KEFAL: Ayhan Bey, lütfen oturun yerinize. Paravanı da sallamayın.

ZEHRA: Eş adayında aradığınız en önemli özellik nedir?

AYHAN: Kadın olması.

MERAL KEFAL: Paravanı açalım isterseniz.

AYHAN: Aç aç!

MERAL KEFAL: Paravan açılıyor.

ZEHRA: Merhaba.

AYHAN: Karrıııı!

MERAL KEFAL: Ayhan Bey, bırakın Zehra Hanım’ın elini. Buyurun oturun. Güvenlik bir yardım edebilir mi?

AYHAN: Tamam tamam.

MERAL KEFAL: Zehra Hanım Ayhan Bey, ekranda göründüğü gibi mi

ZEHRA: Ekranda göründüğünden daha tipsiz!

MERAL KEFAL: Ayhan Bey Zehra Hanım’ı nasıl buldunuz?

AYHAN: Uuu! Dayanamayacağım artık hadi evlenelim.

MERAL KEFAL: Bir çay içmek ister misiniz?

AYHAN: İçelim içelim.

ZEHRA: Meral Hanım ben maalesef beyefendiden elektrik alamadım. Müsaade ederseniz burada kalıp taliplerimi beklemek istiyorum.

MERAL KEFAL: Ayhan Bey sizin için üzgünüm.

AYHAN: Seninle içelim Meralciğim!

MERAL KEFAL: Ayhan Bey durun oturun lütfen! Ayhan Bey size söylüyorum. Bu formata uygun değil. Bırakın beni Ayhan Bey! Reklama girelim. Güvenlik, güvenliiik!

 

Devam edecek..

 


Yorumlar - Yorum Yaz