Açıkkara TV olarak yayın hayatına başlıyoruz. Lütfen bizi diğer televizyon kanallarıyla karıştırmayın. Biz görülmeyeni görür, duyulmayanı duyar, bilinmeyeni biliriz. Bizim muhabirlerimiz insanların içini okur, ne düşündüklerini bilir.
Sizi bugün bir cenaze törenine götüreceğiz.
“Cenazemiz, Son Durak Ticaret sponsorluğunda defnedilmektedir. Ateşe dayanıklı kefenlerimizle hizmetinizdeyiz. Cenazelere ağlama ekibi temin edilir. Bize uğramadan ölmeyiniz.”
Muhabirimiz Çetin Ceviz bildiriyor.
Çetin Ceviz: Tabut musallaya konuldu. Camiden çıkanlar saf tutmaya başladı. Ön saftakiler ağlıyor. Biz arkalara doğru gidiyoruz. Namaza durulmadan önce birkaç kişi ile röportaj yapmak istiyoruz. İnsanların akıllarından geçenleri size aktaracağız. Şu adama soralım. Efendim merhumu nasıl bilirdiniz?
Apartuman yöneticisi: Rahmetlinin ödemediği aidatları kim ödeyecek acaba? Adam üç aydır hastanedeydi, isteyemedik.
Çetin Ceviz: Başka birine soralım. Duygularınızı alabilir miyim?
Memur arkadaşı: Tam ölecek günü buldun arkadaş. Yarına yetişecek işler var. Ne olurdu iki gün daha
beklesen? Namazdan sonra mezarlığa gitmeden ayrılsam acaba fark edilir miyim?
Çetin Ceviz: Siz neler söyleyeceksiniz?
Uzaktan Akraba: Annemin cenazesine gelmemiş olsan ben de gelmezdim ama neyse…
Çetin Ceviz: Namaz başlamak üzere. Sizden de birkaç kelime alayım.
Cemaatten merhumu tanıyan biri: Ne diyeyim Allah rahmet eylesin.
Çetin Ceviz: Şimdi, namaz dolayısıyla yayına ara veriyoruz.
RENKLAM
AÇIKKARA’DAN DEV KAMPANYA
Böylesini duymadınız, görmediniz. Her eve lazım. Benim ne işime yarayacak deme! Hemen sen de al.
İşte fırsat. Garantili okunmuş su, DOĞRU-SU.
Çocuğunuz dünyaya geldi. Yemediniz yedirdiniz, giymediniz giydirdiniz. En iyi okullarda okuttunuz.
En iyi kaynakları aldınız. Bitti mi? Hayır bitmedi.
Çocuklarınızın geleceğine yatırım yapın bir şişe okunmuş su alın.
1 şişe alana 1 şişe bedava. 2 şişe alana 3 şişe bedava. 3 şişe alana bir bidon bedava.
Çocuğunuz için en doğrusu DOĞRU-SU. 4 yanlış bir doğruyu götürmesin. Özel hocalara bir çuval para veriyorsunuz, üfürükçü hocaların başı kel mi ?
DOĞRU-SU şimdi herkes içsin diye 49 TL. Üstelik kargo dahil. Yanında bir paket heyecan önleyici kesme şeker hediye. Hemen arayın, okutturup yollayalım. Siz de kazanın biz de.
Çetin Ceviz: Kısa bir renklam arasından sonr ayine birlikteyiz. Tabut omuzlara alındı. Cenaze arabasına doğru götürülüyor. Biz de cemaatin arasına karışıp insanların akıllarından geçenleri aktarmaya devam edeceğiz. Tabutun altına giren şu vatandaşa mikrofonumuzu uzatalım. Neler söyleyeceksiniz?
Emmisioğlu: Ulan amma da ağırmış!
Çetin Ceviz: Şu vatandaş yakını galiba. Efendim duygularınızı öğrenebilir miyim?
Dezzolu: Bir de ben el atayım müsaade edin âdet yerini bulsun.
Çetin Ceviz: Siz ne söyleyeceksiniz?
Komşu: Mezarlığa kadar arabanın birinde yer bulabilir miyim acaba?
Çetin Ceviz: Efendim merhum yakınınız mıydı?
Mahalle bakkalı: Ben bakkalım. Boşuna dememişler, “Alışverişi AVM’den yaparsın, cenazene mahalle bakkalı gelir.” diye. Hani nerde lan BİMciler, A101ciler? Aldığın iki ekmekle bir sigaranın hatırı olmasa gelmeyecektim ama neyse... Dükkânı da oğlana bıraktık. Bir an önce defnedip gitsek.
Çetin Ceviz: Açıkkara TV, mezarlıktan yayına devam edecek. Bizi izlemeye devam edin.
RENKLAM
6 KUTU BAL 99,90 TL
İşte muhteşem fırsat. 1 değil, 2 değil, 3 değil, 4 değil, 5 değil tam 6 kutu bal sadece 99,90 TL. Üstelik
kargo da bizden. Kulaklarınıza inanın. Yanlış duymadınız. 6 kutu bal sadece 99,90.
Peki, nasıl bu kadar ucuz olabiliyor, merak ediyorsanız hemen açıklayalım. Sevgili okurlarımız biz ürünü direk size ulaştırıyoruz. Aracıları, tüccarı, esnafı aradan çıkardık. Sizlere en kaliteli balı, en ucuza ulaştırmak için arıları bile kullanmıyoruz. Tamamen kendi üretimimiz olan ürünleri sizlere ulaştırıyoruz.
Büyük marketlerden 300-400 liraya alacağınız bal bizde sadece 99,90. Ne idüğü belirsiz arıların yaptığı balı yemeyin. Aracısız ve arısız bal bizde. Hemen arayın sipariş verin. Bu yazıyı okuduktan sonra bir saat içerisinde sipariş verenlere bir şişe okunmuş su hediye.
Not: Balı yedikten sonra kutuları iade eden balbaşa bir sonraki siparişinde bir soda hediye edilecektir.
Çetin Ceviz: Efendim, mezarlıktayız. Cemaatin önemli bir kısmı buraya gelmedi. Mezarın başında hummalı bir çalışma var. Biz yine arkalara bakıyoruz. Arkada insanlar sohbet ediyor. Önce şu iki gencin yanına gidelim.
Birinci genç: Bu hafta Fener ne yapar?
Diğer genç: Bence kazanır, bütün paramı İddia’da Fener’e yatırdım.
Çetin Ceviz: Devam ediyoruz. Bir başkasına mikrofonumuzu uzatıp duygularını öğreneceğiz.
Yakın akraba: Ulan resmen deve kini varmış adamda. Abisinin cenazesine bile gelmedi.
Çetin Ceviz: Kimden bahsediyorsunuz efendim?
Yakın akraba: Kimden olacak, rahmetlinin kardeşi Fuat’tan bahsediyorum. 15 sene önce bir küsüştürler, pir küsüştürler. İnsan cenazeye bari gelir. Hadi Filiz’le, Kenan’ın düğününe gelmedin anladık. Kenan kaza yapınca da gelmedin, onu da anladık. Ama cenaze be kardeşim. 15 sene geçmiş aradan. Küsmelerinin de şöyle dişe dokunur bir sebebi olsa neyse ama inan incir çekirdeğini doldurmayacak mevzu. Kimse bilmez, ben bilirim. Asıl o Fuat’ın karısı Zeliha yok mu Zeliha, her iş onun başının altından çıkıyor. Bu Fuat, Zeliha’yı ayartmış. Bize çıktı geldi, evleneceğim diye. Oğlum etme eyleme dedim. O zamandan gözüm tutmamıştı benim bunu. Sonra aradan zaman geçti.
Çetin Ceviz: Efendim, muhabbetinize doyum olmayacak anlaşılan. Biz size baş sağlığı dileyip röportajlarımıza devam ediyoruz.
Yakın akraba: Dur yahu nereye gidiyorsun?
Çetin Ceviz: Zamanımınız dar, teşekkür ederim. Şu taraftan devam ediyoruz sayın seyirciler. Beyefendi başınız sağ olsun.
Uzak Akraba: Mehmet Usta’yı bir görebilsem, demin karşıdaydı. Kış gelmeden evin çatısını aktarmak
lazım. Hazır buradayken ustayla anlaşsam iyi olacak.
Çetin Ceviz: Birkaç kişiye daha mikrofon uzatacağız.
Tanıdık: Ayaklarım çamur oldu.
Başka bir tanıdık: Hava bugün de yağacak galiba. Biraz acele etseler iyi olacak. Beyler biraz acele
edelim. Yağmur geliyor. Rahmetli yerinden kalkacak değil ya, üç beş kürek atın yeter. Daha başka bir tanıdık: Bunda çok mal var diyorlar. Kendisi yemedi, içmedi, ben bildim bileli üzerinde hep aynı ceket var. Masraf olmasın diye bir araba almadı, işe bile yürüyerek gider gelir. Ee Süleyman Bey, ölüm yok gibi çalıştın durdun, şimdi ne geçti eline? Çorun çocuğun yer bitirir artık neyin var neyin yoksa.
Mütayit: Güzelim araziyi mezarlık yapmışlar. Buraya altı kat imar izni çıkardı.
Pastacı: Cenaze çöreklerini kime yaptırdılar acaba? Rahmetliyle samimiydik. Alışverişi bizden yapardı. Kimin işi, merak ettim.
Muhtar: Kim derdi ki bu adamın cenazesi bu kadar kalabalık olsun! Huysuzun tekiydi. Neyse Allah taksiratını affetsin.
İmam: El Fatiha
Çetin Ceviz:Yayınımız burada son buluyor.