Külah

İnsan suya benzer. Yerinde duramaz. Su, en küçük bir delik bulsa oradan sızıverir. İnsan da en küçük bir boşlukta hemen hareketlenir ve tepki gösterir. Öğrenci de böyledir. En küçük bir fırsat bulsun dersi kaynatmak ister. Ortaokulun üçüncü sınıfındayım, dersin birinde ne kadar suya benzediysem artık, ders hocası dayanamamış olacak ki:
“Kapanoğlu! Yeter artık, dersi dinlesen iyi edersin. Aksi takdirde seninle külahları değişeceğiz!” dedi.
“Hiç de fena olmaz Hoca’m, benim külah da eskimişti.” dedim.
Cevabım Hoca’nın hoşuna gitmiş olacak ki benimle uğraşmak istedi.
“Külahını nerede eskittin bakalım?”
“Hani Hoca’m, ödev kontrolünde, ‘Sen iyice keçeyi suya atmışsın.’ demiştiniz ya!”
“Eee!”
“İşte o zaman, keçenin çıkan yerini taşlamıştım, o esnada da bizim keçe külah eskimiş.”
Sınıf kahkahadan çınlayınca Hoca da püsü (kedi) torbaya koydu, kendi kahkahası da öğrencilerinkine karışınca son soruyu da patlattım:
“Hoca’m, hâlâ külahları değişme fikrinde misiniz?”

Bıyık

Üniversite yıllarımda TRT sanatçılarıyla sunuculuk yapıyor, ülke genelinde turnelerde sahne alıyordum.
Ankara günlerim… Hayatımda büyük değişiklikler yaşadığım günler, haftalar, aylar, yıllar…
Televizyonda gördüğüm, radyodan dinlediğim sanatçılarla yakın dostluklar kuruyordum. Onlar da ekibin en genci olmam sebebiyle beni çok seviyorlardı.
Gençlik işte, bıyığımı yeni bırakmıştım. Herkes bana bakıyor sanıyordum. Oysa kimsenin umurunda da değildi.
Bestekâr ve ses sanatçısı Ali Şenozan, beni yeni bıyıklarımla görünce bana takılmak istedi:
“Lannnn Salman sen bıyık mı bıraktın, yoksa ben mi öyle görüyorum?” diye dalgasını geçecekti ki ben cevabı yapıştırdım:
“Abi oradan belli oluyor mu? Daha yeni bırakmıştım.”

Eş Durumu

Ankara Atatürk Öğrenci Yurdunda, sol anlayış hâkimiyet kurmaya başlayınca bir kısım sağ görüşlü öğrencileri kayıt yenileme bahanesiyle yurttan attılar. Bu öğrenciler arasında ben de vardım. Yurt müdürüne gittim, geri dönemeyeceğimi, söyledi. Kız bölümüne bakan Müdire Hanım’a gittim:
“Bakın Müdire Hanım. Yurttan kaydımı silmişler.”
Sözümü keserek, hayretle:
“Yaaaaa! Senin de mi kaydın silinmiş?”
Sitemle:
“Haberiniz yok mu sanki?”
“Sizlere Müdür Bey bakıyor, ben bir şey yapamam.”
“Siz isterseniz, beni yurda aldırırsınız.”
“Ayy! Nasıl aldırırım, ben kız öğrencilerden sorumluyum.”
“Sonucuna katlanırsınız o zaman Müdire Hanım.”
“Beni tehdit mi ediyorsun?”
“Evet, tehdit ediyorum!”
“Ne yapacaksın?”
“Yurdun kızlarından birini tavlar, onunla evlenirim. Eşim erkek blokunda kalamayacağına göre, ben kız bölümünde kalırım. Gerisini siz düşünün!”
Hemen telaşlandı:
“Sakın haaaa! Ben Müdür Bey’le konuşurum senin için.”
Üç gün sonra kaydım yenilendi.