Ne idi bu kadar gayretin, çaban?
Benim aklım hãla almıyor emmi
Sürüyü gönülsüz güdüyor çoban
Tekeden teleme çalmıyor emmi
Koyunlar doğacak kuzuyu fitler
Sahibi gündüzden ağılı kitler
Her sabah kapında yal içen itler
Çakal sürüsüne dalmıyor emmi
Öküze saman yok, sende de derman
Değirmende bitti bulgurun, yarman
Gübreye, ilaca yetmiyor harman
Bir kışlık buğdayın kalmıyor emmi
İnceldi kopacak gerdiğin gergi
Rüzgarla savruldu serdiğin sergi
Kazancından çoktur verdiğin vergi
Yapışmış yakana salmıyor emmi
Birşey değişmiyor yılda bir kere
Görülen resimler hep aynı kare
Ambara yerleşmiş cardınla, fare
İçi boş çuvalı delmiyor emmi
Nerdeyse unuttun şekeri, çayı
Güç belã geçirdin seneyi, ayı
Hal hatır güdecek bir emmi, dayı
Uğrayıp yanına gelmiyor emmi
Mevsimler değişti ısındı küre
Nehirler küçüldü, kurudu dere
Buluttan bir damla düşmüyor yere
Topraklar nemini bulmuyor emmi
Ah emmi ne deyim garip hãline?
Daha dokunmadım ince teline
Senede bir harçlık geçmez eline
Kimse çektiğini bilmiyor emmi
Ortamı ne bilsin sen gibi sefil?
Saflığın yüzünden avlandın gafil
Punduna getirip yapmışlar kefil
Kazancın faizi silmiyor emmi
Azâbî iflasta, senden farkı yok
Dönmüyor tekeri, dönen çarkı yok
El elde baş başta, evi barkı yok
Mezarlık bir yeri olmuyor emmi