Dost sandıklarımdan eza gördüm ben
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez
Mükâfat bekledim, ceza gördüm ben
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez
Gözyaşlarım nice taşlar döndürdü
Gizli bir el ocağımı söndürdü
Omzumuza ağır yükler bindirdi
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez
Ayağımız uzun, yorgan kısadır
Gönül soframızda azık tasadır
Derdi çeken bilir, kadim yasadır
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez
Kaderin cilvesi, gülmez yüzümüz
Söz meclislerinde geçmez sözümüz
Karadır, değişmez alın yazımız
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez
Ağarmış saçlarım boşu boşuna
Bir ömür dönmüşüm sabır taşına
Bakmaz kader usta kanlı yaşına
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez
Billahi kalmadı zevki dünyanın
Meğerse kâbusmuş sonu rüyanın
Yoktur gecemize aksi ziyanın
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez
Küllerim savrulmuş, sönmüşüm şimdi
Meyvesiz ağaca dönmüşüm şimdi
Bilinmeze giden yönmüşüm şimdi
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez
Yürek yangın yeri, saçımızda ak
Hayat ağacından dökülür yaprak
Payımıza düşer bir avuç toprak
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez
Bekleme ki dertler bitecek bir gün
Ellerin başına yetecek bir gün
Ocağında baykuş ötecek bir gün
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez
Gözlerim dost arar, mahzun bakınır
Bu yalnızlık hâli kalbe dokunur
Bir seher vaktinde sala okunur
Bitmez bu dünyanın çilesi bitmez