Her nere gittimse, nasıl ettimse
Baktım, gördüm başta gelen paradır
Tellalın yanına şöyle sokuldum
Duydum ağzındaki ilan paradır
Yorulmuş öküze tekme attıran
Totoda da tam on üçü tutturan
Hâkime savcıya kaş göz ettiren
Avukatta olan plan paradır
Bir ölünün cemaati az ise
Mutlak parası yok, harçlığı kısa
Bir ölünün cemaati çok ise
Ölen insan değil, ölen paradır
Parasız insana söz mü verirler
Yol mu gösterirler, hız mı verirler
Keloğlan’a saçlı kız mı verirler
Paşanın kızını alan paradır
Gönlümün gözüne bakan geliyor
Tespihine püskül takan geliyor
Fesini bir yana yıkan geliyor
Ramazan’da hafız olan paradır
Fakiri bilirim lafta bulunur
Korkusundan hep hilafta bulunur
Camide de arka safta bulunur
İmamın sağında kılan paradır
Âşık Reyhânî’yim söz mü çalarım
Elli mi çalarım, yüz mü çalarım
Perde inletir de saz mı çalarım
Unutma ki sazı çalan paradır