Seni çok sevenler (!) çok örseledi,
Oy güzel vatanım, oy Anadolu!
Açların çalıştı, tokların yedi,
Oy güzel vatanım, oy Anadolu!
Yanan hep sen oldun, yakılan sensin,
Ruhuna çiviler çakılan sensin,
Şekilden şekile sokulan sensin,
Oy güzel vatanım, oy Anadolu!
Sınırlar çizildi rüyalarına,
Yasaklar konuldu dualarına,
Hangi sesler hâkim semâlarına,
Oy güzel vatanım, oy Anadolu!
Ahlat’ın, Afşin’in, Söğüt’ün mahzun,
Evladın, âşığın, yiğidin mahzun,
Tebessümün mahzun, ağıdın mahzun,
Oy güzel vatanım, oy Anadolu!
Metrûk manastırlar ihya olmakta,
Hüzün, camilere mahya olmakta,
Yadlar başımıza kâhya olmakta,
Oy güzel vatanım, oy Anadolu!
Üzerinden hak, adalet silindi,
Hayâ zırhı delik delik delindi,
Bu zelil duruma nasıl gelindi?
Oy güzel vatanım, oy Anadolu!
Dün şehit kanıyla sulanan sensin,
Bugün alkollere belenen sensin,
Düşmandan sadaka dilenen sensin,
Oy güzel vatanım, oy Anadolu!
Şehit torununa “sen sus” diyorlar,
“Vatan sevmek bize mahsus” diyorlar,
Her taraf toz-duman, kâbus diyorlar,
Oy güzel vatanım, oy Anadolu!
Hariçten gelenler köprüyü tutmuş,
Dost karşı kıyıda seni unutmuş,
Hınzır yeller yaprakların kurutmuş,
Oy güzel vatanım, oy Anadolu!
“Biraz azim, biraz gayret” derim ha,
“Delinir karanlık, sabret” derim ha,
“Şanlı mazi döner elbet” derim ha,
Oy güzel vatanım, oy Anadolu